-
EĞİTİMCİ - YAZAR : PROF.DR. RAMAZAN DEMİR
Tarih: 27-08-2025 10:07:00
Güncelleme: 27-08-2025 10:07:00
Kocatepe’de Sabah Ezanı – Belgesel Anlatı
Anlatıcı (derin, tok bir ses tonuyla):
Yıl 1922… Takvimler 26 Ağustos’u gösterirken, Anadolu’nun bağrında ölüm sessizliğine bürünmüş bir gece hüküm sürmektedir.
Kocatepe’nin eteklerinde ilerleyen cephane kervanında ne bir kağnı gıcırtısı duyulur, ne bir nal sesi, ne de bir at kişnemesi… Toynaklara sarılan çaputlar, sessizliği ölüm kadar derin kılar. Çünkü taşınan her mermi, her tüfek, her top; işgalciye indirilecek ölümcül bir darbedir.
(Arka planda kısık bir ney sesi, ardından sessizlik…)
Bu yokluklar içinde çaresizlik yoktur; mutlaka çare yaratılmalıdır. Şuhut yolundan ağır ağır ilerleyen Mehmetçik, Anadolu’nun tükenen değil, tükenmez gücünü taşımaktadır.
Ve işte o an… Kocatepe’nin sarp kayalıklarına doğru tırmanan bir siluet belirir. Güneş yanığı yüzünde derin çizgiler, çökmüş yanaklarda direncin izleri vardır. Dimdik bacaklarını taşıyan irade, yalnızca bir komutanın değil, bir milletin iradesidir. Bu; Gazi Mustafa Kemal Paşa’dır.
Anlatıcı:
Taarruzun emri, sabah ezanıyla birlikte verilecektir.
Ama yoğun sis… Her şeyi gizler.
Planlanan saat 04.30’dur. Lakin beklenir. Yarım saatlik gecikmenin ardından, saat 05.00 sularında tarihin en büyük yürüyüşlerinden biri başlar.
Büyük Taarruz…
***
Görüntü: Volkanik taşlarla örülü Kocatepe sırtları.
Bu taşlar, Mehmetçiğin volkan kadar güçlü yüreğinin sembolüdür. Kocatepe, yalnızca bir dağ değil; Çanakkale’nin, Conkbayırı’nın, Anafartalar’ın devamıdır. 37 saat boyunca Mustafa Kemal, İsmet Paşa, Fevzi Paşa ve kurmay heyeti siperde ayakta kalır. Gözlerini kırpmadan, milletin kaderini yönetirler. Ve 24 saat içinde Afyon tepeleri işgalciden temizlenir. Sincan ovası, düşmanın kaçışına tanıklık eder.
Anlatıcı (yükselen bir tonla): 26 Ağustos sabahında başlayan taarruz, 30 Ağustos’ta Dumlupınar’da düşmana vurulan son darbe ile tamamlanır. Bu, yalnızca bir savaşın değil; Türk milletinin yeniden doğuşunun adıdır.
***
Belgesel Seslendirmesi (duygulu): Mustafa Kemal’in ilham kaynağı, yoksulluk içindeki Anadolu değil, Anadolu’nun tükenmez ruhudur. Manastır Askeri İdadisi’nde Mehmet Emin Yurdakul’un dizelerinde yeşeren milli bilinç, onun ömrünün her anına sinmiştir:
“Ben bir Türküm…” Ve bu bilinçle söyler: “Ne mutlu Türk’üm diyene!”
***
Arka fonda arşiv haritaları belirir.
Eğer Mustafa Kemal olmasaydı, işte bu haritalarda görülen topraklar belki de artık Türk milletine ait olmayacaktı. Belki de Anadolu, emperyalistlerin sömürgesi olacak; bir millet tarihten silinecekti. Mehmet Akif’in duası hâlâ yankılanır kulaklarda: “Allah, bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.”
***
Anlatıcı (sert ve vurgulu): Ve bugün… Atatürk’e, Cumhuriyet’e ve onun devrimlerine kin kusan gafillere sesleniyoruz: Kocatepe’ye çıkın. Orada, volkan taşları arasında biraz soluklanın.
Eğer vicdanınız varsa, eğer izanınız varsa, o sabah ezanını ve o taarruzun ruhunu duyarsınız.
Ve anlarsınız ki Kocatepe, ikinci bir Çanakkale’dir. Bu kahramanlara küfretmek değil, şükretmek gerekir. Çünkü onlar, bu toprakları bize emanet edenlerdir.
***
Anlatıcı (derinleşen ses tonuyla, kapanış): Türk tarihinin altın ayıdır Ağustos… Malazgirt’te açılan kapı, Kocatepe’de yeniden mühürlenmiştir. Otlukbeli, Çaldıran, Mercidabık, Mohaç, Kocatepe ve Dumlupınar… Hepsi aynı ruhun, aynı inancın, aynı milletin zaferleridir.
26 Ağustos sabahında başlayan o büyük yürüyüş, Cumhuriyet’in kuruluş destanının ilk adımıdır.
Ve o destanın adı: “Ya İstiklâl, Ya Ölüm!”
(Arka planda Mehmetçik yürüyüş sesleri, ardından uzaklardan bir sabah ezanı yükselir…)
R. Ramazan Demir (25.8.2025, Dağbeli
- 68 Kuşağı ve Sonuçları: Bir Analiz
- MUSTAFA KEMAL’İ SEVMEYENLER OKUSUN
- YANDAŞLIK VE VİCDANIN SUSTURULUŞU
- SILA HASRETİ-2
- SILA HASRETİ-1-
- Ana Olmak Zordur
- Bizim Kuşağın Halleri-3
- Bizim Kuşağın Halleri-2
- Bizim Kuşağın Halleri-1
- İç Sorgulama
- Düşman Kardeşler:Ülkücüler ve Devrimciler
- Bugün 2025 yılının ilk günü; 01.01.2025…